1959 yılında Trabzon'da doğdu. Orta Doğu Teknik Üniversitesi'ni bitirdikten sonra Viyana'ya gitti ve Hochschule für Angewandte Kunst'ta (Viyana Uygulamalı Sanatlar Akademisi) 'fantastik gerçekçilik' okulunun en önemli isimlerinden biri olan Prof. Wolfgang Hutter'in atölyesine girdi. Ayrıca Prof. Sigi Schenk'le gravür çalıştı. "Menschenmärchen/Märchenmenschen" (İnsanmasalları/Masalinsanları) adını taşıyan ilk sergisini 1988 yılında Galerie Galata, Viyana'da açtı. 1990 yılında yine Viyana'da Atelier 52'de "Viyana Kadınları" başlıklı sergiyi açtı. 1992 yılında İstanbul'da Vakko Beyoğlu Sanat Galerisi'nde, 1993 yılında İstanbul'da Taksim Sanat Galerisi'nde (İnsanlar, Şapkalar, Şeyler) 1996'da Viyana'da AAI Galerie Karl Storbl'da 'Tiermenschen' (Hayvaninsanlar) (Sinan Gültekin'le birlikte), 1998'de Budapeşte'de Osiris Galeri'de (Sinan Gültekin'le birlikte), 1999'da Tallinn'de Raatus Gallery'de (Sinan Gültekin'le birlikte) sergiler gerçekleştirdi. 1998 yılında New York'ta düzenlenen 'Türkiye'den On Sanatçı' sergisine katıldı. 2005'te Milli Reasürans Galerisi'nde 'Felluce' adlı sergisini gerçekleştirdi. Sanat üzerine yazıları ve desenleri çeşitli dergilerde yayınlandı. Kuruluşuna katıldığı, bağımsız bir sanat inisiyatifi olan Akademie Genius'ta workshoplar düzenledi ve dersler verdi. Kısa ve uzun film senaryoları yazan Pirselimoğlu bir çok uluslararası ödüller alan kısa filmleri: Dayım'ı 1999'da, II Silenzio è d'Oro'yu (Sükut Altındır) 2002'de gerçekleştirdi ve aynı yıl bir çok ödül kazanmış olan ilk uzun metrajlı filmi 'Hiçbiryerde'yi çekti. Pirselimoğlu 2007'de ikinci uzun metraj filmi Rıza'yı gerçekleştirdi. Senaryo ve yönetmenlik konusunda seminerler düzenleyen Pirselimoğlu'nun dört romanı bulunmaktadır: Çöl Masaları (1996), Kayıp Şahıslar Albümü (2002), Malihulya (2003), Şehrin Kuleleri (2005). Pirselimoğlu '...ve gemi batıyor' adlı bu sergisinde daha önce de izini sürdüğü bu çağın trajedisini içinde can yakıcı kara bir humour taşıyan bir üslupla aktarıyor. Akıl dışı bu çağa rahatsız edici, dürtükleyici, alaycı bir şekilde tanıklık ediyor. Görmemezlikten gelinen acı 'hadiselerin' menzilini göstermesi adına uyarıcı ve bir o kadar da huzursuz edici resimler bunlar.